Dubai Watch Week’in 2. günü…Bugün saatlerden çok, insanların saatler üzerinden kurduğu bağları gördüm.Sabah H. Moser & Cie ile başladım.Minimalizm ama özgüven tavan.Konuşmadan bile “ben buradayım” diyen bir duruş.Sonra Kurono Tokyo…Öğle yemeğinde bileğimdeki saat fark edildi, sohbet bir anda başladı.YouTube videomu izlediler, hikâyeler anlatıldı, kahkahalar yükseldi…Dünyanın öbür ucundan bir grup insanla aynı tutkuyu paylaşmak…işte saatçiliğin mucizesi bu.Stantta tekrar buluştuk, saatleri inceledik, röportaj yaptık…Ve Hajime Asaoka’ya iletilmek üzere bir not yazdım.Çünkü bazı markaları vitrinle değil, kalple anlamak gerekir.Daha fazlası için;