İncelediğimiz bu kitap hakkındaki söyleşimizde nefes egzersizlerinin bedensel, zihinsel ve ruhsal sağlıkla olan derin bağlantısı şu şekilde özetlenebilir:
Nefes almak, kaynaklarda sadece bedensel bir işlev olarak değil, aynı zamanda ruhsal bir ifade ve zihinsel bir katılım olarak görülür. Binlerce yıllık deneyime göre, nefes; beden, zihin ve ruh ile bütünlük içinde yaşama, yaşam gücünün gelişimi, bedensel-zihinsel yenilenme ve insanın ruhsal olgunlaşmasının temeli, yani kendinin bilincine varma yoludur.
Ancak kaynaklar, 20. yüzyıl insanının bilincinin bedeninin bilgeliğinden uzaklaştığını ve bedeni "makina arızalanınca" haplarla "onarma" eğiliminde olduğunu belirtir. Bu durum, bedensel-ruhsal dışavurumların bastırılmasına yol açabilir.
Ruhsal durumumuz nefesimizi mevsimlerin değişimi kadar etkiler ve değiştirir. Nefesimiz, içinde bulunduğumuz durumdaki değişimlere bir depremölçer gibi tepki gösterir. Günümüzün artan stresi, korkuları ve zorunlulukları, nefesin tedirgin, dar ve baskılanmış hale gelmesine, giderek azalan hacmine yol açar. Bunun sonucunda sığ veya yetersiz solunum (göğüs ya da köprücük kemiği nefesi) yaygınlaşır. Diyafram, en önemli solunum kasıdır ve sığ solunum onun etkinliğini azaltır. Kaslardaki ve zihindeki kasılma arasında bir ilişki vardır. Yetersiz oksijen alımı, bedenin organ ve hücrelerinin (özellikle beyin) yetersiz beslenmesine, hücre ölümüne, kalbin çalışmasının kısıtlanmasına, bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve tümör oluşumuna yatkınlığın artmasına neden olabilir.
Nefes egzersizleri, bu olumsuz döngüyü kırmak için bir yol sunar. Bu çalışma yolu, kişinin "kendinin bilincine varmasından bilinçli bir varoluşa gidiş" olarak tanımlanır. Alıştırmalar, nefesin ritmik gel-git'i içinde sinir-duyum ve metabolizma-içgüdü bölgeleri arasındaki dengeyi deneyimleme, varoluşun daha derin katmanlarına ulaşma ve hakim zihin arka plana çekilirken yürek gücüyle öz merkezin bilincine varma olanağı sağlar. Bu yolla kişi iç merkezini yeniden bulabilir.
Nefes egzersizleri, bedensel-ruhsal gevşemenin ve içsel uyumun sağlanmasına yardımcı olur. Nefes, içinde yaşama cesareti, canlılık, özgürlük, derin bir dinginlik ve rahatlık barındıran içsel gücün keşfedilip özgür kılınmasında rol oynar. Nefes almanın yaşamımızda özgürleştirici bir rolü olduğu belirtilir.
Çalışma, nefesi sadece havanın alınıp verilmesi değil, yaşamın temel hareketi olarak algılama bilinci geliştirmeyi öğretir. Nefesi müdahale etmeden, yasasını bozmadan sadece gözlemlemek önemlidir. Yoğunlaşma ve algılama yeteneği arttıkça, nefes bedenin her yerinde hissedilebilir hale gelir. İçsel bir yoğunlaşma merkezinde nefes gücü oluşur ve büyür.
Kaynaklar, bedenin ana nefes alanlarını tanımlar:
• Alt bölge (Kök bölgesi / Karın-leğen kemiği): Dünyasal güç, temellenmişlik, rahatlık, taşıyıcı güç, yaşamsal ve verimli kaynak.
• Orta bölge: Merkezleyici, ahenk, içe dönüş, derin sakinlik.
• Üst bölge: Algı açılımı, zihinsel ve ruhsal güçlerin ortaya çıkması ve bilincine varılması, bedensel, ruhsal, zihinsel bütünlük. Omurga ve baştaki (burun/koku) nefes alanı da önemlidir.
Nefes egzersizleri, kas gerilimlerini çözmek, yanlış duruşları düzeltmek, acıyla başa çıkmak (acıyı bastırmadan kabul edip nefesle bütünleştirerek) ve genel bedensel-ruhsal bilinçliliği geliştirmek için bir araçtır. Düzenli çalışma, sabır ve içsel algıya odaklanmak önemlidir. Kitabın amacı, bireyin bedensel ve ruhsal sağlığını koruma sorumluluğunu üstlenmesine yardımcı olmaktır. Nefesle yapılan çalışmalarla "Bu içsel alanlarımda varolan benim" bilincine ulaşılır.