Listen

Description

İnsanda, akl, kalb ve nefs denilen üç kuvvet vardır. Aklın ve nefsin yeri dimâgdır. Kalbin yeri yürekdir. Akl, mekteb dersleri, san’at hesâbları, mal sâhibi olmak, âhıreti kazanmak yolları gibi şeyleri düşünür. İsterse düşünür. İstemezse düşünmez. Aklın bu düşünceleri ve insanın bunlara kavuşmak için çalışması câizdir. Hattâ, çok sevâb olur. Bunların kalbe sirâyet etmeleri zararlıdır. Nefs dâimâ harâmları, zararlı şeyleri yapmağı düşünür. Kalbin kendinde hiç düşünce yokdur. Ona, aklın ve nefsin ve his uzvlarından dimâga ve dimâgdan kalbe ulaşan harâm şeylerin düşünceleri gelerek hasta yapar. Kalbi bu hataralardan kurtarmak güçdür. Bu düşüncelerden kurtulursa, Allahü teâlâyı hâtırlar, düşünür. Ya’nî kalb, hiç düşüncesiz kalmaz. Kalbin hataralardan kurtulması Allahü teâlânın ismini çok söylemekle veyâ bir Velîyi severek görmek ile olur. Bir Velî bulamazsa, ismini işitdiği bir Velînin hayâtını okuyup öğrenir. Onu çok sever. Hep onu düşünür. Bir Velîyi görmek, Allahü teâlâyı hâtırlamağa sebeb olacağı, (Onlar görüldükleri zemân, Allahü teâlâ zikr edilmiş olur) hadîs-i şerîfi ile bildirilmişdir.   Tam İlmihal Se`âdet-i Ebediyye  /  1057