Ey mes’ûd ve bahtiyâr kardeşim! Mâdem ki, Allahü teâlânın sevdiği kullarının yolunda yürümek arzûsundasın, bu yolun şartlarını ve edeblerini gözetmelisin! En önce, sünnet-i seniyyeye yapışmak ve bid’atlerden sakınmak lâzımdır. Çünki, Allahü teâlânın sevgisine ulaşdıran yolun esâsı, bu ikisidir. İşlerinizi, sözlerinizi ve ahlâkınızı, dînini bilen ve seven, dindâr âlimlerin sözlerine ve kitâblarına uydurmalısınız. Sâlih kullar gibi olmalısınız ve onları sevmelisiniz. Uykuda, yemekde ve söylemekde aşırı gitmeyip orta derecede olmalısınız. Seher vakti, [ya’nî gecelerin sonunda] kalkmağa gayret etmelisiniz. Bu vaktlerde istigfâr etmeği, ağlamağı, Allahü teâlâya yalvarmağı ganîmet bilmelisiniz. Sâlihlerle düşüp kalkmağı aramalısınız. (İnsanın dîni, arkadaşının dîni gibidir) hadîs-i şerîfini unutmayınız! Şunu, iyi biliniz ki, âhıreti [se’âdet-i ebediyyeyi] istiyenlerin dünyâ lezzetlerine düşkün olmaması lâzımdır. Mubâh olan lezzetleri bırakamazsanız, hiç olmazsa, harâmlardan ve şübhelilerden kaçınınız ki, âhıretde kurtulmak umulsun.
Tam İlmihal Se`âdet-i Ebediyye | Sayfa : 118