Listen

Description

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, çok zengin bir adam yaşarmış. Adamın tembel mi tembel bir oğlu varmış. Yer, içer, yatarmış. Baba oğlunu güzel bir kızla evlendirmiş ve güzel bir hayat yaşamaya devam etmişler. Ta ki, baba ölene kadar. Oğlan ve eşi babadan kalan serveti yaklaşık bir yılda tüketmişler ve yoksulluk çekmeye başlamışlar. Bir gün artık kadın oğlanın tembelliğine daha fazla dayanamamış ve bir oyun yaparak oğlanı evden atıp kapıyı kilitlemiş. Çalışıp para kazanmadan eve gelmemesini söylemiş. İş aramak için şehrin yolunu tutan tembel oğlan yolda bir yüzük bulmuş ve hemen eve dönmüş. Yüzüğü kapısına göstermiş. Meğer bu ülkenin şahının kızının yüzüğüymüş. Kadın, bu yüzüğü satamayacaklarını söyleyip oğlana yüzüğü hemen şaha teslim etmesini söylemiş. Sarayın yolunu tutan oğlan yolculuk sırasında yıkık bir duvarın yanından geçiyormuş ki, aklına bir fikir gelmiş! Yüzüğü bir bez parçasına sarıp duvarın içine saklamış ve saraya doğru yoluna devam etmiş...