Allahû Tealâ sohbeti, hepimizin üzerine vazife kılmış. İnsanlar konuşa konuşa hedeflere ulaşırlar. Bütün insanlar, Allahû Tealâ tarafından bir hedefe yönelik olarak yaratılmıştır. Allahû Tealâ herkesin sadece mutlu olmasını ister. Huzur içinde bir dünya hayatı geçirmesini ve mutluluğu en üst boyutta yaşamasını ister. Gelin görün ki; toplumun %90’dan fazlası mutsuz, huzursuz, sıkıntılı. İşte dîn burada önem arz eder. Çünkü Allahû Tealâ dîni, biz insanların mutluluğa ulaşabilmesi için vazetmiştir.
Ancak Allah’ı tanıyan insan huzura kavuşabilir. Yoksa şeytan, insanları hiçbir zaman rahat bırakmaz. Şeytan her açıdan herkesle bir ilişkinin içindedir. “Şeytanlar” demek daha doğru olur. Bir tek hedefleri vardır; sizleri mutsuz etmek. Ne zaman sizi huzursuz edecek bir düşünce aklınıza gelip takılırsa bilin ki; o şeytandandır. Bir tek hedefi vardır; hepinizi huzursuz etmek, sıkıntı içinde bırakmak.
Allahû Tealâ bir tek şey ister; sizin mutlu olmanızı. İşte Allahû Tealâ bu mutluluğa ulaşabilmeniz için hedefler koymuş önünüze ve istiyor ki; herkes mutlu olsun. Allah ile olan ilişkilerinizde mutluluğu yaşayabilmeniz, Allah’ın dizaynı içerisinde aslında hiç de zor bir şey değil. Ama insanlar, Allahû Tealâ’nın halik olduğunu, yaratıcı olduğunu, kendilerinin ise bir mahlûk olduğunu, yaratık olduğunu hiç düşünmezler. Mademki bizi yaratan Allahû Tealâ, öyleyse O, niçin yaratıldığımızı söyleyecektir. Ne diyor?
51/ZÂRİYÂT-56: Ve Ben, insanları ve cinleri (başka bir şey için değil, sadece) Bana kul olsunlar diye yarattım.
“Biz, insanları ve cinleri başka bir şey için değil; Bize, kul olsunlar diye yarattık.” Kul olmak kavramını yerli yerine oturttuğumuz zaman şunu görürüz ki; kul olmak, hepimiz için her kademede daha üst boyutta bir mutluluğu içerir. İşte Allah’a kul olmanın 7 safhasından birincisi, Allah’a ulaşmayı dilemektir. Dilemeyen kişi, cehenneme gitmeye bilet almıştır. Gideceği yer cehennemdir.
En çok burunlarından kıl aldırmayan dîn adamlarına acıyorum! Kimselerle konuşmaya tenezzül etmiyorlar ama gidecekleri yer cennet değil, dînlerini bilmedikleri için. Bir insanın en büyük negatif faktörü, gurur ve kibir afetidir. Kimde böyle bir şey varsa onlar, mutsuzluğa ferman çıkarmışlardır. Ne yapsalar mutluluğu yaşayamazlar. Oysaki iskeleden bilet alacaksınız gemiye binmek için ve bu bilet, Allah’a ulaşmayı dilemektir. Dilemezseniz biletiniz yok demektir, gemiye binemezsiniz. Bu gemi kaçak yolcu da kabul etmiyor. Otomatik sistemler kaçak yolcuyu kapı dışarı ediyor. Bir başka ifadeyle; başka bir yolu yok!