Listen

Description

Bertolt Brrecht’in “Galileo” adlı eserinde Andrea ile Galileo arasında şöyle bir diyalog geçer:

“Andrea: Ne yazık o ülkeye ki, kahramanları yoktur.

Galileo: Yanlış: Ne yazık o ülkeye ki, kahramanlara muhtaçtır…”

 

***

 

Eskilerde tebaa, reaya ve hatta kul ve köle…

Modern zamanlarda belli bir tanıma, statüye ve itibara kavuşturulan…

Kapitaliste göre pazarın vazgeçilmezi, müşteri, tüketici…

Muhafazakâra göre geleneğin, inancın tarihsel sürdürücüsü…

Sosyaliste göre sömürülen, sömürüye başkaldıran, deviren, devrimin vazgeçilmezi…

Vazgeçilmez, kıymetli…

İktidarın meşru zemini…

Kapitalisti de, her türden muhafazakârı da, her türlü radikali de iktidar olmanın dayanağı olarak görür…

Halktan söz ediyorum elbette…

Mesela “seçim” diye bir olay var…

Partiler, başkanlar, adaylar meydanlara çıkarlar, günlerce bas bas bağırırlar ve ne kadar halkçı olduklarını anlatıp dururlar…

Milliyetçisi halkçı…

Liberali halkçı…

Solcusu halkçı…

Dincisi halkçı…

Irkçısı da halkçı…

Demokratı halkçı…

Sosyal demokratı halkçı…

Komünisti halkçı…

Herkes halkçı oğlu halkçı…

Ama aslında istedikleri tek bir şey var…

Seçim gününde bir oy…

Alınan bir oy iktidar yolunda büyük kazançtır…

İddia edilen ise, halk adına iktidardır…

Malum milyonlarca kişi hep birlikte iktidara ya da daha naif bir ifadeyle yönetime katılamayacağına göre birilerinin bu pek vefalı ve de cefalı görevi üstlenmesi gerekiyor!

Bu birileri oy isteyenlerdir…

Bunlar halkı halk adına yönetecekler…

İddiaları böyle ve en genel ifadeyle böylece halkçı oluverirler…

Peki, gerçek böyle mi?

#halk

#seçim2023