Kalbi kırık bir ok nereyi vurabilirse, orası oluyorum bazen
Sakardır kalbim
Öyle ki,
Hayatı sevme tehlikesi geçiriyorum bazen
Yarım dalgın
Ve kusurlu geldim ben buraya
Hayat hep tuhaf bir yapışkanlıkla kaldı boynumda
Dedim kırk sesle
Nereye gitsem,
Ben dik,
Gölgem kamburdu bu dünyada
Ben biraz yavaş
Günde beş defa hiçbir şey yapmayan biri
Ben biraz en üzgün
Yoksa benzeri sözcüklerle de kırabilirim kalbimi
Beni sanki sızılı bir kitabın tam ortasında unutmuşlar
Doğru hatırlar ama yanlış unutur insan
Yanlış unutmuşsun
Hiçbir şey unuttuğun gibi değil diyorum sana
Düşerken biçim almış bir gövdeydim
Beni ancak düşerken sevebilirlerdi
Ne zaman her şeyi ölse birinin,
Kendini ölümlerde yaşar, kalır o
Ne zaman bir kendisi ölse birinin,
Ölümlerde kendini yaşar, kalır o.
Durup dünya diyorum
Bazen dönmüyor da
Düşüyormuş gibi geliyor bana...
Bir kere düştüğü yeri, sonra da hep arıyor insan
Düştüğü yere de, hep sonra gidip bakmak istiyor insan
Çünkü yapraklar sevgilim
Düştükten çok sonra inanırlarmış- Artık ağaçta olmadıklarına
Çünkü yaprağın daldaki boşluğu,
Yine o yaprağın kendisi kadar...
Biliyorsunuz
Bazı fotoğraflarda canı sıkılan bir ağaç gibi bakıyorum dünyaya
Umduğum felaket bu değildi diyorum
Çok baktım ama seyretmedim sonra hiçbir şeyi
Dedim
Belki de bir yere üzgün üzgün bakmaktır dünya...
Diyarbakırda resim öğretmenliği yaparak hayatını kazanıyor
Kendisini başarılı bir şair hatta yeni kuşağın en başarılı şairi sayılabileceğini söylüyorlar