Listen

Description

Gönül söylenecek bin bir sözle dolu,

Dil söylemekten aciz

Söz var, zehri bal eder,

Söz var cenneti cehenneme çevirir

Öyle bir söz ki,

Bir gönlü bir ömür bahtiyar eder

Öyle bir söz ki,

Bir gönlü bir günde ihtiyar eder

Değil mi ki hiçbir şeyin hiçbir şeye yetmediği yerde, Allah her şeye yeter?

Ey can,

Haberin var mı ki, cananın kimdir?

Ey gönül...Farkında mısın ki, mih­manın kimdir?

Ey ten,

Türlü hile ile kaçmak yolunu arıyorsun...

Halbuki o seni çekiyor

Dikkat et,

Seni arayan kimdir?

Başını koyduğum her yerde secde edilen odur.

Dört köşe ve altı bucakta tapılan hep odur.

Gönlünün içinde ve dışında var olan hep odur.

Tenindeki can, kan ve damar hep odur.

Bağ, gül, bülbül, sema, sevgili...

Bütün bunlar hep bahanedir

Yalnız ve asıl maksat hep odur

Varlığımın "neden"i, "niçin"i kalmadı

Çünkü vücudum da ondandır

Ve hep odur

Dediler ki gözden ırak olan gönülden de ırak olur

Gönle giren gözden ırak olsa ne olur?

Varlığım hudutsuz bir deniz olduğu zaman

O, benim vücudumdaki bütün zerreleri aydınlatır

Bunun için ben, şule gibi yanarım

Yüreği yanan,

Derisinin kavrulmasına aldırış eder mi?

Ben bir zerreyim,

Benim güneş yüz­lüm sensin

Ben gam hastasıyım,

Bana sen aynı devasın

Kolsuz,

Kanatsız senin arkandan uçar dururum

Beni tutan

Ve çeken kehrüba sensin!