Blues için çalması kolay ama hissetmesi zor bir müzik türü denir. Bir yerde doğru bir tanımdır. Parçayı hissedebilmek ve onu hakiki bir şekilde aktarabilmek çok başka bir meziyet... 1990'lı yılların efsane grubu Blue Blues Band de bu tarife uyan bir grup.
"Oyuncaksız dünyanın mavi çocukları”, memleket müzik tarihinin kuytu köşelerinde kalmış, unutulmuş ya da kulak kabartılmamış efsane ekibi: Blue Blues Band. Batu Mutlugil, Kerim Çaplı, Sunay Özgür ve Yavuz Çetin'den oluşan grup belki kendi müziklerini icra etmiyorlardı ama Hendrix'le, Clapton'la bir tür ruh temasında bulunuyorlardı.
Podcast’te arayışlarımızın beşincisinde Blue Blues Band üzerine konuştuk, aramızdan ayrılan iki müzik dehası Yavuz Çetin ve Kerim Çaplı’nın kişisel hikayelerinin peşinden gittik.
(00:17) Artık Podfresh'teyiz. Peki bir süredir nerelerdeydik? (01:55) Bir cover grubu için zor görüneni başaran uzun soluklu yolculuğun temelindeki dinamikler. (04:06) Dönemin alternatif mekanlarında yolları kesişen arayışlar. (07:30) İki farklı jenerasyonun Blue Blues Band'te buluşması ve Kerim Çaplı'nın yaşam hikayesi. (18:13) Türkiye'de müzik sektörünün yarattığı sınırlar ve zorlukların Blue Blues Band'te yansımaları. (22:08) Batu Mutlugil: "Ne olursa olsun, buna değerdi". (26:18) Yavuz Çetin'in grupla ve solo çalışmaları. (32:50) Yavuz Çetin ve Erkan Oğur'un "Dünya"sında hiçbir zaman kaybolmayan müzik. (34:50) Pandemi bitse de gitsek denilen Batu Mutlugil konserleri.