Listen

Description

Podcastte arayışlarımızın altıncısı... Bir masa etrafında özgürce bir araya gelebildiğimiz pandemi öncesi zamanlarına özlemden midir bilinmez ama sohbet ettikçe kendimizi bir meyhanede hissettik; Kürdün Meyhanesi'nde. (Desen çizim: Erhan Muratoğlu / kaynak: Zıtlar Mecmuası)

Yıllara meydan okuyan lokantalar, binalar, barlar, meyhaneler farklı hikâyeleri bünyesinde toplayabilen kıymetli birer hafıza mekânlarıdır. Özellikle meyhaneler ve lokantalar, farklı kuşakları, farklı sınıftan, kültürden insanları bir araya getirebildiği için ve alkolün kelimelerdeki kilidi açıcı etkisiyle nice hikâyeyi, anıyı kayıt altına almıştır. Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte yeni bir çehreye kavuşan Ankara’da da böyle mekânlar bir dönemin hafızasını kayda geçebilmişti. Piknik, Karpiç ve Bekir lokantası akla ilk gelenler olsa gerek. Gerçi artık var olmadıkları için bu mekânlara ancak tarih sayfalarında ulaşabiliyoruz o ayrı. Zamanın hoyratlığına dayanamayan ama önemli bir dönemin tarihini mekânın duvarları arasına sığdıran bir başka yer de Kürdün Meyhanesi’dir. Tabela ismi Yeni Hayat Lokantası olsa da işletme sahibinin Kürt Mehmet olmasından ötürü böyle anılır mekân.

Oradaki anılarını kaleme alan ve mekâna sığan tarihe ışık tutan Fahir Aksoy'un "Kürdün Meyhanesi" adlı kitabı rehberimiz; farklı mekânları mesken edinen kişisel deneyimlerimizden yola çıkarak dünü bugüne bağlayandır sizi bekleyen sohbetimiz.