Listen

Description

Bu kitabı tarihe not düşmekiçin yazdım.

Eğrisiyle doğrusuyla, eksiğiyle fazlasıyla kamuoyunda çok farklı biçimlerde "Kozmik Oda" ya da "Arınç Suikastı" olarak bilinen soruşturmanın, aslında doğrusunun ne oldu­ ğunu birinci ağızdan anlatmak istedim.

TSK mensubu yüzlerce general, subay, astsubay ve sivil memura yönelik olarak "Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk ve Poyrazköy" olarak bilinen diğer birçok kumpas davasıyla birlikte göz önüne alındığında, bu komplonun amacının sa­ dece TSK'yi zayıf düşürmek ve onu karanlık emellere göre yeniden şekillendirmek olmadığı, aynı zamanda, aslında ül­ kemizin bütünlüğüne ve geleceğine yönelik ne denli büyük çapta bir hain girişim olduğunun anlaşılmasına da katkı sağ­ layacağını düşünüyorum.

Kitap okundukça, hainlerin amacının sadece "Kozmik Odaya" girmekten ibaret olmadığı ve göründüğünden çok daha karmaşık ve detaylı planlanmış bir projenin parçası ol­ duğunun da anlaşılacağını sanıyorum.

Tüm bunları göz önünde tutarak, kitabı yazarken kişisel duygu ve öfkelerimi, yaşadığım zorlukları elimden geldiğin­ ce geri planda tutarak, daha çok ülkeme ve milletime yapılan hainliği tüm yönleri ve belgeleri ile aktarmayı hedefledim.

Ben askerim, yıllarca dağlarda dolaştım. Bu iş, yani kitap yazmakbenim işim değil, oldukça da zormuş. Bunu kitabı ya­ zarken gördüm. Amatör bir yazar olduğum için kitabı okur­ ken birçok hata görebilirsiniz. Bu nedenle önceden affınıza sığınıyorum. 5 yıldan fazla süren Kozmik Oda kumpasını

anlatan bu kitaptaki her şey ya belgelidir ya bizzat yaşadıkla­ rımdır. Aktarılmış değildir, bizzat yaşadıklarım, birinci ağızdan kaleme alınmıştır.

Kitabı yazmaya başlayınca "Peki, neden şimdi? Geç kal­ madın mı?" gibi soruları çok sık duydum. Bu kitabı olayın gerçekleşmesinden 10 yıl sonra yazmamın ana sebebi 2017 yılına kadar muvazzaf bir asker olarak TSK'de göreve devam etmemdir.

Kamuoyunda "Ergenekon", "Balyoz", "Askeri Casusluk", "Poyrazköy" gibi isimlerle bilinen davaların hepsinin ortak yönü; bu kumpaslarda FETÖ mensubu asker, polis, hakim, savcı gibi devlet görevlilerinin ve hatta siyasilerin işbirliği içinde olmasıdır.

FETÖ mensubu teröristler, daha büyük başka güçlerin maşası olarak, onların güdümünde ülke yönetimini ele geçir­ mek için kendilerine engel olarak gördükleri vatanını, dev­ letini, milletini seven, Atatürkçü kimlikleriyle bilinen asker­ leri kurdukları bu tür kumpaslarla ordudan uzaklaştırmayı ve cezaevlerinde çürütmeyi planlamışlardı. Bu maksatlarına ulaşmak için yeri geldiğinde yok saydıkları kanunları işlerine geldiği gibi kullanmışlardı.