Bu bölümde Friends'i yaratıcı yazarları üzerinden incelemeye çalıştım.
.
.
.
..
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
..
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
batı dünyasında creator diye birşey var arkadaşlar. yani yaratıcı yazarlar, projeyi doğuran kişiler. mesela breaking bad izleyenler bilir vince gilligan ismi şak diye jeneriğin en vurucu kısmında karşımıza çıkar. çünkü bunun değerini bilmek gerekiyor. bazı projelerin ne yönetmeni ne de oyuncusu başta gelir. yıldız oyuncu sistemi yoktur. robert de niro in, bilmemne filmi diye reklamı yapılmaz. o projelerde creator’ın ismi yazar. bizde gülse birsel, son dönemde gökhan horzum gibi örnekler olsa da batıdaki gibi bir yaratıcı-yazar kültürümüz pek yok. bu yazarlar, yıldız oyuncuya pek ihtiyaç duymazlar. isteseler kralıyla çalışabilirler bu arada. hemen örnek verelim. friends de bölüm oyuncusu olan yıldız oyuncular görürsünüz. brad pitt geliyo figüran gibi 1 bölüm oynayıp gidiyor değil mi? normalde kendi dizisini yazdırabilecek isimler bölüm oyuncusu olmaya razı oluyolar çünkü, burada proje, fikir ön planda. o açıdan friends vb. filmler diziler çok değerlidir.
devam
friends gibi dizilerin bir diğer özelliği ansambl kadrolu olurlar. yani az önce dediğim gibi tek bir oyuncu veya yönetmenin etrafında dönmeyiz. mesela ross 10 bölüm friends yönetmiş. çünkü orada mevcut bir yapı var, oyuncusuyla teknik ekibiyle tüm kadro bu yapıyı oluşturur. yönetmen de bu yapının yöneticisi ve bir parçasıdır. yönetmen değişse de farketmez. friends ekibi yine benzer bir bölüm ortaya çıkarır.
friends projesini oyuncular nezdinde ele alan bir anlayış var. ama aslında bu oyuncular bu rol için yaratılmadı. bu roller yazıldı ve uygun oyuncular bulundu. aslında monicayı oynayan courtney cox rachel rolü için düşünülüyordu. pheebenin rusyaya giden sevgilisi joey için düşünülüyordu. ya o rolü sadece o oyuncu oynayabilir diyor olabilirsiniz. ama o rol yazılmadan önce bahsi geçen oyuncuların böyle bi rol olduğundan haberi bile yoktu. belki bambaşka rollerde oynuyordular ve bir anda hayatlarının rolü ve projesi karşılarına çıktı.
o kadar yaratıcı yazar dedik. o zaman friends’in yaratıcı yazarlarından da bahsedelim. marta kaufmaan ve david crane oyunculuk dersleri aldıkları dönemde tanıştılar. beraber bir proje yönettiler ve herşey böylece başladı. bu ikili yıllar içinde muhtelif projeler yapacak. ve sonunda hayatlarının projesi friends ortaya çıkacaktı. oyunculuğu da yönetmenliği de denediler. fakat en çok keyif aldıkları kısmın yazarlık olduğunun farkına vardılar. yıllarca müzikal oyunların yapım sürecinde yazım sürecinde yer aldılar. marta kaufmann’a göre müzikalden öğrendikleri en önemli iki şey ritm ve şarkı sözlerinin aritmetiği olmuştu. friends’in su gibi akıp geçmesi var ya, arkadaşlar işte onun bir sebebi var. bir şarkı gibi, bir müzikal gibi ritmik, giriş nakarat ve finale sahip bölümler izliyorsunuz. bazen bölümleri yazarken hangi noktalama işaretlerini kullanacaklarını tartışıyorlardı. çünkü noktalama dizinin ritmini etkileyen bir faktördü.
tabi ritm senaryo filan bunlar işin teknik kısmı. sevdiğimiz dizilerde filmlerde bizi yakalayan en büyük şeylerden birine de sahiptiler. samimiyet. ethos. adına ne dersek diyelim. işte o yakınlık hissi. bu samimiyet de kendi hayatlarını senaryoya yansıtmaları sayesinde ortaya çıkmıştı. yine martaya göre, onları seinfield gibi efsanelerden ayıran en büyük özellik buydu. başka dizleri oturup izlerdiniz ama friends’e sarılabilirdiniz.
marta ve david’in de aynı friends gibi new yorkta yaşayan 6 arkadaşlık bir grupları vardı. friends izleyenler bilir. safkan bir new york işidir. cafenin ismi bile central perktür. işleri hayatları, new york stiliydi. dizi bahçeli evlerde değil apartmanlarda geçiyordu. herkesin şehre ait işleri güçleri dinamikleri vardı. bunları da senaryolarına yansıtmışlardı ve ilk bölümü sadece 3 günde yazıp bitirmişlerdi. çünkü malzeme hazırdı, sadece kağıda dökmesi kalmıştı.