Listen

Description

Bir ürünün nedenini anlamanın öneminden bahsettim. İyi seyirler.

Video tercih edenler için: https://youtu.be/Z5r387Nx8RA

Simon Sinek TED Konuşması: https://www.youtube.com/watch?v=qp0HIF3SfI4

Bir ürünün ve hatta bir şirketin “neden?”i nedir? O ürün veya hizmet neden var? Bu şirket neden kurulmuş? Bunu bilmemize gerek var mı?
Simon Sinek’in bu konulara değinen çok önemli bir kitabı var. Start with Why. Yani, “neden?” ile Başla. Başarılı kişilerin ve şirketlerin neden başarılı oldukları üzerinde duran bu kitabı ürün odaklı mühendis olma yolculuğundaki herkese kesinlikle öneririm. Almak okumak isteyenler için Kitabın tercümesi “Başlangıç Noktası”. Burada bu kitabın en önemli noktalarını özetlemeye çalışacağım.

Altın Çember’den başlayalım. Sinek’in tanımladığı bir konsept bu. 3 katmandan oluşuyor. Ne, Nasıl ve Neden.
Altın Çember’in en dış katmanı Ne? katmanıdır. Bu katman o şirketin ne olduğunu temsil eder. Yani sattıkları ürün, sundukları hizmet ve gerçekleştirdikleri görevler. Bir diğer deyişle bu eylemlerin somut çıktılarına odaklanırlar çünkü en görünür şey odur. Ancak uzun vadeli başarı için bu yeterli değildir.

Altın Çember’deki bir içeride olan katmansa Nasıl? katmanıdır. O şirketin veya kişinin hedefine ulaşmak ürünlerini hizmetlerini sunmak için izlediği süreçler ve stratejilerdir. Şirketleri rakiplerinden ayıran teknolojiler ve yaklaşımlardır. Nasıl sorusunun cevabı operasyonel verimlilik ve bir dereceye kadar farklılaşma için önemli olabilir ama yine uzun vadeli bir başarı için yeterli bir amaç sağlamaz.

Altın Çember’in en ortasında Neden? vardır. Neden sorusunun cevabı şirketlere ve kişilere yön verir, amaç verir, inanç verir. Neden? içten gelen bir şeydir ve şirketler her ne kadar ticari kuruluşlar olsa da bir şirkete ruh katan şey Neden? sorusuna verdiği cevaplardır. Şirketteki liderleri ve tüm çalışanları bu neden yönlendirirse o şirket uzun vadeli başarıya ulaşır. Çalışanların şirkete bağlılıklarını artırır.

Kitapta özellikle üstünde durulan şey çoğu şirketin ve çoğu kişinin ne ve nasıl sorularına odaklandığı, bu sebeple uzun süreli başarı yakalayamadığıdır. Amaç ve inancı göstermek, bunu iletişimlerde hissettirmek karşı tarafın bundan ilham almasını sağlar ve böylece müşterilerin sadakati kazanılmış olur. Müşteri artık bu amacın bu inancın destekçisi ve savunucusudur. Bu sayede hiçbir markanın kurmadığı bir bağlantı kurulmuş olur.

İnsanların karar verme mekanizmasında duygular, değerler ve inançlar yatar. Bir ürünün nedeninin karşı tarafa aktarılması demek bu mekanizmaya doğrudan dahil olmak demektir. Müşteriyle ortak değerlere sahip olmak demektir. Müşteri de bu yüzden sizin markanızı tercih edecektir, sizinle işbirliği yapmak isteyecektir.

Kitabın tamamının bize anlattığı aslında üstünde çalıştığımız ürünün “neden”inin ne kadar önemli olduğu. Ürünümüzün neden var olduğu ve hangi sorunu çözmeyi hedeflediği. Buradan da müşteri odaklı yaklaşımların önemli olduğu sonucuna varıyoruz. Müşteri ihtiyaçlarıyla mühendisliğimizi aynı doğrultuya getirirsek ortaya çıkardığımız ürünün etkisini artırmış oluruz. Ürünümüzün nedenini iyi anlarsak yaptığımız geliştirmelere de doğrudan etkisi olmuş olacaktır. Ürünle ilgili üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirme şeklimizde o ürünün nedeni belirleyici bir faktör olacaktır. Neden yoksa çalışan bağlılığı da olmaz. Çalışan bağlılığının olmadığı şirketin ortaya çıkardığı ürünün müşteri bağlılığı da olmaz.