133. Layıkıyla yarışın ki; Rabbinizin mağfireti, göklerle yer arası kadardır.
İçindeki muttakiler için hazırlanmış cennete kavuşmak için birbirinizle yarışın.
134. İnfak ederler mallarını fakirlere, bollukta da darlıkta da. İşte onlar
Mutlak öfkelerini yenen ve insanları affedenlerdir. Allah iyilik yapanları sever.
135. Rahatsız edici çirkin bir iş yaptıkları veya kendilerine zulmettikleri zaman,
Allah'ı hatırlayıp hemen, günahları sebebiyle bağışlanma dileyenlerdir.
Nitekim Allah'tan başka günahları bağışlayan kimdir? Ayrıca onlar;
Aykırı olarak yaptıkları çirkin şeylerde, bile bile ısrar etmeyenlerdir.
136. Layık oldukları yer cennettir. Bu yaptıkları işlerin karşılığı olan mükafattır.
İşte orası, ebedi olarak kalacakları, altından ırmakların aktığı, ne güzel yer.
137. İbret alınacak nice hadiseler gelip geçmiştir sizden önce. Yeryüzünü dolaşın,
Merakla bir bakın çevreye, yalan söyleyenlerin akıbetleri nasıl olmuş.
138. Rehberliktir, açıklamadır insanlara bu. Sakınanlar için de bir hidayettir.
139. Artık gevşemeyin, mahzun olmayın. İnanıyorsanız mutlaka üstünsünüz.
140. Nasıl ki siz, bir yara aldıysanız eğer, o kavim de sizin gibi bir yara almıştır.
Artık o günler, öyle günlerdir ki Biz onları insanlar arasında devreder dururuz
Layık olduğu haliyle Allah, inananları belirleyip ayırır. Müminlere açıklar,
İçinizden de şahitler edinir. Allah zulmeden kimseleri hiçbir şekilde sevmez.