Trafik sigortası poliçeleri, kanunen belirlenmiş asgari teminat limitleri çerçevesinde üçüncü şahıslara verilen bedensel ve maddi zararları karşılamaktadır. Bu teminat kapsamında, kazaya karışan diğer aracın sürücü ve yolcularının maruz kaldığı yaralanma veya ölüm durumlarında, belirlenen limitlere kadar tazminat ödemesi yapılır. Ayrıca, üçüncü şahıslara ait araçlarda oluşan hasarlar da poliçe kapsamında güvence altına alınmıştır. Bu sayede, olası bir kaza durumunda maddi yükümlülüklerin büyük bir bölümü sigorta şirketi tarafından üstlenilir.
Poliçenin teminat kapsamı, kişinin kendi aracında veya kendisinde meydana gelen hasarları içermemektedir. Trafik sigortası yalnızca üçüncü kişilere karşı mali sorumluluğu güvence altına alan bir sigorta türüdür. Örneğin, kaza sonucu karşı taraftaki aracın kaportasında oluşan çizik, boya hasarı ya da daha ciddi mekanik arızalar, poliçe limitleri dahilinde karşılanır. Ancak, kendi aracınızın tamiri veya sizin kişisel sağlık giderleriniz için ek olarak kasko sigortası veya ferdi kaza sigortası yaptırmanız gerekmektedir.
Teminat limitleri her yıl Sigortacılık Genel Şartları tarafından yeniden belirlenmekte olup, bu limitler maddi hasar ve bedensel zarar şeklinde ikiye ayrılır. Maddi hasar teminatı, üçüncü şahıs araçlarındaki hasarların giderilmesi için kullanılırken; bedensel zarar teminatı ise yaralanma, sürekli sakatlık veya ölüm gibi durumlarda devreye girer. Her bir kazaya karışan kişi için ayrı limitler uygulanır ve toplam teminat tutarı poliçede açıkça belirtilir. Bu nedenle, trafik sigortası yaptırırken güncel limitleri kontrol etmek büyük önem taşır.
Poliçe kapsamına girmeyen bazı durumlar da bulunmaktadır. Örneğin, sürücünün alkollü olması, ehliyetsiz araç kullanması veya kaza sonrası hit and-run (kayıt) yapması gibi hallerde sigorta şirketi tazminat ödemekten kaçınabilir. Ayrıca, aracın çalınması, yangın, doğal afetler veya deprem gibi durumlar da trafik sigortası teminatı dışında kalır. Bu tür risklere karşı ek güvence sağlamak için kasko sigortasının yanı sıra, poliçenizin genişletilmiş teminat seçeneklerini değerlendirmeniz faydalı olacaktır.
Kasko sigortası ile trafik sigortası birbirinden farklı teminat sunan ürünlerdir. Trafik sigortası, kanunen zorunlu olup üçüncü şahıslara verdiğiniz zararları karşılarken, kasko sigortası isteğe bağlı olarak temin edilir ve aracınızda oluşan hasarları güvence altına alır. Bu nedenle, trafik sigortası yalnızca mali sorumluluk kapsamında destek sağlarken, kasko sigortası hem kendi aracınızın hasarını hem de üçüncü kişilere ait maddi kayıpları kapsayabilir.
İki sigorta türü arasındaki en belirgin fark, zorunluluk durumudur. Trafik sigortası olmadan araç kullanmak yasalara aykırıdır ve cezai yaptırımları bulunur. Kasko sigortası ise tamamen ihtiyaca ve bütçeye bağlı olarak yaptırılan bir ek güvencedir. Ayrıca, trafik sigortası primleri araç tipine ve sürücü risk grubuna göre belirlenirken, kasko sigortası primlerinde aracın değeri, modeli ve ek teminatlar belirleyici olmaktadır.
Sonuç olarak, trafik sigortası asgari yasal yükümlülüğü yerine getirmenizi sağlarken, kasko sigortası daha kapsamlı bir koruma sunar. Sürücülerin, hem yasal zorunluluk hem de kendi maddi güvenlikleri açısından trafik sigortası yaptırmaları şarttır; kasko sigortası ise aracın değeri ve sürücünün ihtiyaçları doğrultusunda değerlendirilmelidir. Her iki sigorta türü de farklı ihtiyaçlara hitap etmekte ve birbirini tamamlayıcı nitelik taşımaktadır.
Trafik sigortası primlerini etkileyen en önemli faktör aracın yaşı ve tipidir. Genellikle yeni araçlarda primler daha yüksek olurken, yaşlı araçlarda bu oran düşmektedir. Ayrıca aracın motor hacmi, kullanım amacı (ticari/özel) ve aracın bulunduğu coğrafi bölge gibi unsurlar da prim hesaplamada belirleyici rol oynar. Bu faktörler sigorta şirketleri tarafından risk analizi yapmak için kullanılır.
