Listen

Description

ReFi Türkiye Podcast Nedir?
ReFi Türkiye Podcast, yeni sezonunda yapay zeka teknolojilerinin etki odaklı kullanımlarını ve bu doğrultuda “AI For Good” kavramını odağına alıyor. İş hayatı, kurumlar, girişimler ve bireyler tarafından her geçen gün daha yoğun kullanımına tanık olduğumuz yapay zeka teknolojileri, bir yandan sürdürülebilirlik, etki, finansal katılım gibi konularda bir potansiyel oluşturuyor. Öte yandan da güvenlik, etik, çevresel etkiler, teknolojiye adaptasyon gibi konularda riskleri de beraberinde barındırıyor. Tam da bu noktada ReFi Türkiye olarak, ilgili teknolojilerin daha iyi bir gelecek inşa etmek için nasıl kullanılabileceğini tartışmaya açıyoruz. Birbirinden değerli konuklarla yapay zekanın sağlık, yaratıcı endüstriler, erişilebilirlik, yönetişim, iş birliği gibi 10 farklı temada etkilerini ele alacağımız podcast serisinin, “yapay zekanın sosyal etki ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın farklı alanlarında nasıl kullanabildiğine” dair farkındalık yaratacak, kalıcı bir kaynak olmasını hedefliyoruz.

Konuk Kimdir?
Dr. Selahattin Çolakoğlu, akademik geçmişini Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tamamlamış, disiplinlerarası iş birlikleriyle sağlık teknolojilerinin geleceğini şekillendirmeye devam eden biri. Tıp ve dijital sağlık teknolojilerinin kesişim noktasında çalışan Çolakoğlu, klinik geliştirme ve sağlık inovasyonu alanlarına odaklanıyor. Dijital terapötikler, yazılım tabanlı tıbbi cihazlar ve sağlık hizmetlerinde yapay zeka destekli konuşma ajanları üzerine çalışmalar yürütüyor ve şu anda Albert Health’te Klinik Geliştirme Lideri olarak görev yapıyor. Bu kapsamda, yenilikçi sağlık çözümlerinin klinik kanıtlara dayalı şekilde geliştirilmesi ve uygulanmasını sağlamak amacıyla klinik araştırmaların yürütülmesi, düzenleyici stratejiler, klinik veri analizi ve akademik işbirlikleri gibi alanlarda çalışmalarını sürdürüyor.

Bölümde Öne Çıkan Kısımlar
00:54 Sağlıkta Yapay Zekanın Gücü
07:08 Albert Health ve Yenilikçi Uygulamaları
12:31 Geleceğin Sağlık Sistemleri
15:32 Sağlık Alanındaki Güncel Gelişmeler
21:28 Ülkelerin Potansiyeline Bakış

Bölümde Neler Konuşuldu?
Bu bölümde sağlıkta yapay zekanın yarattığı dönüşümü ele alıyoruz. Yapay zeka, kronik hastalık yönetiminden erken teşhise kadar birçok alanda sağlık sektörüne entegre oluyor. Sürecin nasıl ilerlediğini Albert Health’in Klinik Geliştirme Lideri Serhat Çolakoğlu’ndan dinliyoruz.
Çolakoğlu, klinik araştırmalar ve tıbbi verilerin yorumlanması alanındaki deneyimlerinin, onu sağlık teknolojilerine daha fazla yönlendirdiğini belirtiyor. Pandemi sürecinde kronik hastalık yönetiminin öneminin arttığını ve yapay zekanın bu alanda nasıl destek sağlayabileceğinin daha fazla araştırılmaya başlandığını vurguluyor.
Sağlıkta yapay zeka, yalnızca teşhis süreçlerini hızlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda hasta takibini kolaylaştırarak sağlık hizmetlerinin daha erişilebilir hale gelmesine de katkı sağlıyor. Çolakoğlu'na göre, yapay zekanın sağlık sektörüne entegrasyonu her geçen gün artacak ve bu süreç, hasta odaklı sağlık çözümlerinin gelişmesine katkı sağlayacak.
Günümüzde yapay zeka, sağlık sektöründe yalnızca bir teknoloji aracı olmanın ötesine geçerek, hastaların yaşam kalitesini yükselten ve sağlık hizmetlerine erişimi kolaylaştıran bir destek sistemi olarak konumlanıyor. Serhat Çolakoğlu, bu yaklaşımı şu şekilde özetliyor: “Bizim bakış açımız, yapay zekayı tüm platformun temelinde kullanmak ve bunu yaparken de hasta ihtiyaçlarını ve sağlık sistemindeki ihtiyaçları ön planda tutmak. Bunu sadece bir teknoloji aracı olarak görmek yerine, sağlık hizmetlerine erişimi ve hizmet kalitesini artıran bir bütüncül destek sistemi olarak konumlandırıyoruz.”
Albert Health, sağlık hizmetlerini daha erişilebilir ve etkili hale getirmek için büyük dil modellerini kullanarak hastaların doğru tıbbi bilgiye ulaşmasını sağlıyor. Çolakoğlu, bu sistemin en büyük avantajlarından birinin, hastaların bilgiye ulaşımda yaşadığı engelleri ortadan kaldırmak olduğunu belirtiyor: “Bu sayede, hastaların sağlık hizmetlerine ve sağlık bilgilerine erişimlerinde yaşayabilecekleri engeller önemli ölçüde azaltılmış oluyor ve özellikle büyük dil modellerinin gelmesiyle birlikte sağlıktaki bilgi hiyerarşisini olabildiğince azaltabiliyoruz. Böylece hastalar daha fazla bilgiye, daha da önemlisi doğru tıbbi bilgiye ulaşabiliyor.”
Çolakoğlu, yapay zekanın sağlık alanındaki en büyük katkılarından birinin, sağlık eğitiminin kişiselleştirilmesi olduğunu da paylaşıyor. İnsanlar genellikle sağlık bilgilerini sıkıcı bulabiliyor ve gerekli bilgilere erişimde zorluk yaşayabiliyorlar. Buna karşın, Çolakoğlu’na göre, “Hastaların anlayabileceği dilde içerikler üretmek ve yapay zeka ile kişiselleştirilmiş içerik ve hasta yolculukları oluşturmak, yapay zeka kullandığımız diğer alanlar arasında yer alıyor.”
Yapay zekanın sağlık alanında yaratacağı dönüşümü incelerken, bu değişimin kaçınılmaz ancak temkinli bir süreç olduğunu da unutmamak gerekiyor. Sağlık alanı, diğer sektörlere kıyasla teknolojik gelişmeleri daha temkinli bir şekilde benimseyen bir yapıya sahip. Çolakoğlu, tıp tarihine bakarak bu sürecin nasıl ilerleyebileceğini değerlendiriyor: “Sağlık biraz daha geriden gelen ve daha temkinli ilerleyen bir alan. O yüzden sağlıktaki diğer çığır açan gelişmeleri inceleyerek daha iyi anlayabiliriz. Örneğin, anestezide kullanılan Ether ve Chloroform gibi ajanların keşfi 150-200 yıl önce gerçekleşti ve öncesinde insanlar tüm acıyı hissederek ameliyat oluyorlardı. Aynı şekilde, ameliyatlarda el yıkama gibi hijyen kurallarının getirilmesi de tıp tarihinde büyük bir dönüşüm sağladı. Ancak bu gelişmelerin tıp camiasında ne kadar hızlı benimsendiği de önemli bir konu.” Çolakoğlu, tüm bu süreçte, etik kaygılar, veri güvenliği ve sağlık profesyonellerinin rolü gibi konuları da önemli buluyor.
Yalnızca teknolojik bir devrim sunmakla kalmayıp, aynı zamanda sağlık hizmetlerinin temel dinamiklerini de yeniden şekillendiren bu dönüşümü dinlemek için ReFi Podcast’in bu bölümünü dinleyebilirsiniz.